6 Temmuz 2014 Pazar

Sivilceyi Tetikleyen yiyecekler içecekler ve tetikleyen herşey

Uzmanların, 'Duygularımızın ifade yeridir ve ruhumuzun aynasıdır' diye tanımladığı deride zaman zaman çeşitli hastalıklar meydana gelebiliyor. Bazı kozmetik ürünlerin de ergenlik döneminde sivicelere davetiye çıkardığını belirten Uzmanlar, "Neredeyse tüm cilt hastalıkları gerginlik, üzüntülü ve sıkıntılı olaylar sonrasında ortaya çıkmakta veya stresten etkilenmektedir." ikazında bulunuyor.
Bursa Ren Tıp Merkezi'nden Dermatoloji Uzmanı Dr. Neval Bayazit, özellikle yüzün, sosyal bir ortama girildiğinde ilk dikkat çeken bölge olduğu için yüzde ortaya çıkan en ufak bir sivilce ve lekenin kişiyi rahatsız edebileceğini söyledi. Bayazit, bu sebeple ergenlik sivilcelerinin, özellikle dış görünüşün çok önemli olarak algılandığı ergenlik çağında önemli psikolojik sıkıntılara yol açtığını kaydetti.
Bu sivilcelerin, gençlerin toplumdan uzaklaşmasına, kendilerine olan güvenlerinin azalmasına sebep olabildiğine dikkat çeken Uzm. Dr. Bayazit, "Ergenlik sivilceleri, derideki yağ bezlerinin kronik, iltihaplı bir hastalığıdır. Genellikle yüzde olmak üzere, göğüs, omuzlar, sırt ve hatta kalçada da ortaya çıkabilen, içi yağla dolu siyah veya beyaz renkte kabarıklıklar, kızarıklıklar, içi iltihap dolu sivilceler veya daha ileri formdaysa deri altında bezelye büyüklüğünde, kırmızı, sert kitleler halinde görülür. Yağ bezlerinin fazla yağ salgılaması ve yağ bezi kanallarının deriye açılan kanallarının tıkanması nedeniyle ortaya çıkar. Burada Propionobacterium acnes isimli bir bakteri de olaya iştirak etmektedir. Bu mikrobun salgıladığı bazı maddeler, iltihap yapıcı hücreleri buraya çekerek ciltte tıkalı olan yağ bezlerinde şişmeye ve iltihaplanmaya yol açmaktadır. Sivilce oluşumuna ayrıca hormonlar da iştirak etmektedir. Yumurtalık, testis, böbreküstü bezleri ve tiroidden salgılanan hormonlar cildin yağ salgısına etki edip, sivilce oluşumu üzerine etki etmektedir." dedi.
Akne vulgarisin (ergenlik sivilcelerinin) ergenlik çağının ilk belirtilerinden olduğunu anlatan uzm. Dr. Naval Bayazit, ergenlik döneminde kabarıklıkların 10 yaşlarında başladığını, hastalığın 16-18 yaşlarında en şiddetli dönemine girdiğini ve 22-25 yaşlarında sonlandığını kaydetti. Yapılan araştırmalarda, gıdalarla herhangi bir ilişkisinin saptanmadığını hatırlatan Uzm. Dr. Neval Bayazit, bazı gıdaların sivilceleri arttırdığı düşünülüyorsa, bu gıdaların tüketilmemesini tavsiye etti.
SİVİLCİLERİ NELER TETİKLİYOR ?
Sivilce oluşumlarına, çeşitli etkenlerin sebep olduğunu vurgulayan Dr. Bayazit, şunları söyledi: "Nemlendiriciler, tonikler, kremler, pudralar, fondötenler, güneşten koruyucular, hatta saç kozmetikleri yani jöle, saç spreyi, briyantin gibi maddeler, yağ bezi kanallarını tıkayarak sivilce oluşumuna sebep olabilmektedirler. Bu yüzden yüze uygulanacak bir ürün kullanılacağı zaman ürünün üzerinde non-komedojenik ibaresinin bulunmasına dikkat edilmelidir. Sık telefon kullananlarda, ellerini sürekli çene bölgesine bastırıp, basınç uygulayanlarda, bu bölgelerde yağ bezi kanalları tahriş olur ve kanalda tıkanmaya yol açarak sivilce oluşumuna sebep olabilir. Yine dar pantolon giyenlerde, uyluklar ve kalçalarda; uzun süre aynı koltukta oturmak zorunda kalanlarda, örneğin sıcak bir havada uzun süre araba kullanmak gibi, durumlarda yine bası gören bölgelerde sivilce oluşumu gözlenebilmektedir.
Ergenlik döneminde hiç sivilcesi olmayan birinde 20- 30 yaşlarında birden bire sivilce çıkmaya başlaması erişkin aknesi olarak adlandırılır. Çenede, yanaklarda, adet öncesi alevlenmeler yapan, ağrılı, kırmızı şişlikler halindedir. Bu kişilerde mutlaka kan hormon, hormon bağlayıcı protein düzeyine bakılmalı ve polikistik over sendromu açısından ultrasonografi tetkiki yapılmalıdır."
http://www.risalehaber.com/ sitesinden 07.07.2014 tarihinde yazdırılmıştır.

Astımı tetikleyen yiyecekler ve tetikleyen herşey

Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Pediatri İmmünoloji ve Alerji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Seval Güneşer, hazırlanması ve tüketilmesi kolay olan fast-food yiyeceklerin astımı tetiklediğini söyledi. Güneşer, astım rahatsızlığının tedavi edilmesi halinde ortadan kalkan bir rahatsızlık olmasına rağmen gelişen dünya ve teknolojinin astım tehlikesinin tetiklediğini söyledi. Astıma birçok alerjik etkenin yol açabileceğini vurgulayan Güneşer, önlem alınmaması halinde astımın çok ileri düzeylere ulaşabileceğini ifade etti. Çoğunlukla alerjik nedenlerden ortaya çıkan astımın, alt ve üst solunum yolları enfeksiyonlarıyla da tetiklenen bir rahatsızlık olduğunu belirten Güneşer, "Gözle görülmeyen akarlar, bitki polenleri, soğuk hava gibi etkenler astımı en çok tetikleyenler olmasına rağmen, düzensiz beslenme de en az bu etkenler kadar astımı olumsuz etkiliyor. Günümüz insanlarının, hazırlanması ve yenmesi kolay olduğu için tercih ettikleri patates kızartması, hamburger ve diğer fast-food ürünleri de astımı tetikleyen etkenler arasında" dedi. Evlerde beslenen kedi, köpek ve tüylü hayvanların da alerjik bakımdan astımı etkilediğine dikkat çeken Güneşer, "Astım rahatsızlığı bulunan kişilerin evlerinde tüylü hayvan beslememeleri gerekiyor. Ayrıca hamamböceği kalıntıları da alerjik bir etkiye sahip olduklarından buna da önlem alınmasını öneriyoruz. Astım rahatsızlığı nedeniyle çok duyarlı olan bir çocuk, kendi evinde kedi veya köpek olmamasına rağmen, evinde kedi ya da köpek besleyen sınıftaki sıra arkadaşından dahi alerji kapabilir. Astım olan çocukların aileleri bu konuda dikkatli olmalıdırlar" diye konuştu. Astımın en büyük düşmanının sigara olduğunu hatırlatan Güneşer, "Astım rahatsızlığı bulunan hastaların kesinlikle sigara kullanmamaları gerekiyor. Bunun yanı sıra evde bir astım hastası varsa, diğer bireylerin de sigara kullanmamaları lazım. Gebelikte kullanılan sigara dahi doğacak çocuğun astım olma riskini arttırıyor" şeklinde konuştu.